Bakterilerde Antibiyotik Direnci

0

Bildergebnis für bakterilerde antibiyotik direnci


Bu grafik, Rice Üniversitesi’nde 24 saat boyunca artan konsantrasyonlarda tigesiklin uygulanan Enterococcus faecalis bakteri popülasyonun tigesikline karşı nasıl hızlıca direnç kazandığını gösteriyor. Ribozomal S10 proteinindeki mutasyon, popülasyonda hızlıca yüzde 100 frekansa ulaÅŸtı (A). Daha sonra, TetM’nin fazla ifade edilmesini saÄŸlayan Tn916’da oluÅŸan mutasyon (B), artan Tn96 yatay gen transferiyle de popülasyon boyunca yayıldı (C, D). Kesikli çizgiler, Tn916 konjugasyonun gerçekleÅŸtiÄŸi zamanları gösteren örneklerdir. © Kathryn Beabout / Rice University

Rice Üniversitesi’nin biyokimya laboratuvarından Yousif Shammoo, bakterilerin antibiyotiklere karşı nasıl bir direnç mekanizması geliÅŸtirdiÄŸini, aynı zamanda ve hızlıca popülasyondaki diÄŸer bireylere nasıl aktardığını saptadı. Shammoo, “ Bu gerçekten de çifte darbe. Çalışmalarımız gösteriyor ki, bu bakteriler hem antibiyotiklere karşı dirençliler, hem de bu direnç çok efektif, ÅŸaşırtıcı ve aynı zamanda endiÅŸe verici” diyor.
Araştırmacılar bu bilgilerin bakteriyel ırkların, gelecekteki antibiyotiklere karşı nasıl ve ne zaman direnç oluşturacağı hakkında tahminde bulunmaya yardım edeceğine, hatta belki de durduracağına, en azından azaltacağını işaret ediyor. Araştırma Molecular Biology and Evolution (Moleküler Biyoloji ve Evrim) adlı dergide yayımlandı.
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre, Amerikan hastanelerinde antibiyotik direnci yüz binlerce enfeksiyona neden oluyor. Bu enfeksiyonlar binlerce ölüme yol açabiliyor. Enfeksiyonun yayılmasını sağlayan mikropların kontrol altına alınması sürerken, bakterileri öldürmek için kullanılan ilaçların en sonunda işe yaramaz hale geleceği endişesi de devam ediyor.
AraÅŸtırmacılardan Kathryn Beabout diyor ki: “Åžimdiye kadar, antibiyotiklerin potansiyellerini en iyi koruma yolu onları tutumlu kullanmaktı. Fikrimize göre, eÄŸer direncin nasıl ortaya çıktığını tahmin edersek, antibiyotikleri daha akıllıca kullanabiliriz.”
Bakteri, daha önceden karşılaÅŸmadığı antibiyotikle spesifik bir kombinasyon oluÅŸturularak, labaratuvar ortamında deneysel olarak çalışıldı. İlgilenilen bakteri, bağırsak boÅŸluÄŸumuzda yaÅŸayan Enterococcus faecalis’ti. Antibiyotik ise nadiren kullanılan tetrasiklinden türetilmiÅŸ olan tigesiklindi. Antibiyotik varlığında, iyi mutasyonların hangi hücrelere geçtiÄŸini, yatay mutasyonun nasıl çalıştığını gözlemek amaçlanıyordu.
Transposon (bulunduğu pozisyonu genom boyunca değiştirebilen gen parçası) Tn916 olarak bilinen mutant DNA parçası, kendini çoğaltıp diğer hücrelere de geçebiliyor. Hücreler arasında genetik materyal değişimi olarak da bilinen bu olaya, paraseksual döngü denmektedir. Araştırmacılara göre, Tn916 birçok patojende bulunan tetrasiklin direnç genini (tetM) taşımaktadır.
Tigesiklin olmadan, Tn916 nadiren hareket ediyor; yaklaşık olarak 120.000 bakteriden yalnızca bir tanesi direnç genini baÅŸka bakteriye aktarıyor. Fakat antibiyotik varlığında, mutasyonun sebebiyet verdiÄŸi tetM’nin fazla üretilmesiyle, Tn916 hareketi, 50 bakteride 1’e yükseliyor. Direnç mekanizması 2 mutasyon varlığında çalışıyor: Tn916 ve ribozomal S10 proteinini kodlayan gen. Bu iki mutasyon çeÅŸidi de, pre-gen ve post-gen sekanslama deneyleriyle kolayca saptanabilir.
Beabout, “Tetrasiklin, hücrenin ribozomuna baÄŸlanır ve onun protein yapmasını engeller. TetM, tetrasiklini kovup ribozomu serbest bırakan bir protein, fakat tigesikline karşı genellikle etki etmez” diyor.
Yapılan deneylerde araÅŸtırmacılar, tetM proteinin büyük miktarlarda üretimini saÄŸlayan mutasyonlar keÅŸfettiler. Beabout: “Elinizde bol miktarda tetM varsa, tigesikline karşı etki edersiniz. İlginç olan ÅŸu ki; tetM, genom etrafında hareket edebilen ve baÅŸka hücrelere transfer edilebilen DNA elementi (konjugatif bir transposon). TetM’nin fazla miktarda ifade edilmesinin diÄŸer bir etkisi de Tn916 transposonunun fazla hareket etmesi. Sürekli olarak bir hücreden baÅŸka bir hücreye geçiyor. Bu yüzden, hem direnç geni, hem de direnç geninin baÅŸka hücrelere transfer olması ve genom üzerindeki hareketinde olan artışı görüyoruz. Bu durum kesinlikle endiÅŸe verici.”
E. faecalis kolonileri biyoreaktörlerde 19 ve 24 gün boyunca hızlıca çoÄŸalır. Sonuçlar gösteriyor ki, bakteriler direnç genini almak konusunda ciddi anlamda profesyoneller. Beabout şöyle devam ediyor: “BaÅŸlarda, bütün hücreler transposonunun sadece bir kopyasına sahipti, fakat deney devam ettikçe, ek olarak birçok kopya elde etmeye baÅŸladılar. Transposonların kopya sayıları çok hızlı bir ÅŸekilde artıyordu.”
Shammoo bu araÅŸtırmanın, bakterilerin direnç mekanizmasının nasıl engellenebileceÄŸine ve antibiyotiklerin verimliliÄŸinin nasıl korunacağına ışık tutmasını umuyor. “Laboratuvarımız, bakterilerin gelecekte nasıl direnç kazanacağı konusunda evrimsel bir keÅŸif yaptı. İlaç endüstrisi ve diÄŸer laboratuvarlar da bu bilgiyi kullanarak, yeni ilaçlar geliÅŸtirebilir.”

Çeviren: Nergis Tabaş
İTÜ Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü
Tags

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* Please Don't Spam Here. All the Comments are Reviewed by Admin.
Yorum Gönder (0)
Our website uses cookies to enhance your experience. Learn More
Accept !