İnsanlarmı Yoksa Hayvanlarmı ilk Evcilleşti?

0

İnsanlarmı Yoksa Hayvanlarmı ilk Evcilleşti?

Bilim insanları ilk evcilleşen hayvanın köpekler olduğunu düşünüyor. Onu koyunlar ve keçiler takip ediyor. Daha sonra da domuzlar, inekler, kediler, atlar ve bir grup kuş geliyor. Ama başka türleri evcilleştirmeden önce daha önemli ve daha büyük bir sorunumuz vardı: Kendi türümüzü evcilleştirmek.
Bildergebnis für İnsanlarin Evcilleşmesi

  Gen haritamızın derinlerinde sadece köpek ve ineklerle paylaştığımız bir parça var. Bilim insanlarına göre bu bizi hayvanlardan ayırıp insan yapan, kendi kendine evcilleşmenin anahtarı olabilir.
Bilim insanları ilk evcilleşen hayvanın köpekler olduğunu düşünüyor. Onu koyunlar ve keçiler takip ediyor. Daha sonra da domuzlar, inekler, kediler, atlar ve bir grup kuş geliyor.
Geçtiğimiz 30 bin yıl içinde insanlar, gıda, avcılık, ulaşım vb nedenlerle çok sayıda türü evcilleştirdi. Ama başka türleri evcilleştirmeden önce daha önemli ve daha büyük bir sorunumuz vardı: Kendi türümüzü evcilleştirmek.

Evcilleşen hayvanların fiziksel değişimleri insanlarda da var
Günümüzde Neandartaller ile insanlar arasındaki farklılıkları araştıran bilim insanları ilginç bulgulara ulaşıyor. Neandartaller ile insan günümüzdeki ev köpeği ve kurt gibi ayrılıyor birbirinden. Örneğin bizlerin beyni Neandartallerden daha küçük. Aynı bir ev köpeğinin beyninin kurtların beyninden daha küçük olması gibi.
Bu ipucu bilim insanlarına bir tür olarak nasıl geliştiğimiz konusunda düşündüğümüzden çok daha fazla bilgi veriyor.

Tilkilerin evcilleşmesinin ortaya çıkardığı ipuçları
Vahşi canlıların evcilleştikleri zaman nasıl bir değişim geçirdikleri konusu Sovyetler Birliği döneminde bir deneyle incelenmişti. 1959 yılında bilim insanı Dmitry Belyaev, Estonya’dan getirdiği vahşi tilkileri beslemeye başladı. Belyaev zamanla insana alışan tilkilerin en uyumlularını seçip çiftleştirdi ve yavrularını da beslemeye başladı. Bu yavrular arasında da en uyumlu olanlar seçildi ve çiftleştirildi. Ve aşama aşama tilkiler evcil hayvanlar gibi davranmaya başladı.
Belyaev’in deneyindeki tilkilerin sadece davranışları değişmedi aynı zamanda daha farklı görünmeye başladılar. 10 kuşak sonra kürklerinde beyaz noktalar oluşmaya başladı. Bunu takip eden kuşaklarda kulaklar indi ve daha sonra da erkek tilkilerin kafatasları küçüldü.
Bu değişimler Belyaev’in beklediği değişikliklerdi. Balyaev insanların evcilleştirdiği tüm hayvanların kürklerinde beyaz bölümler oluştuğunu, inik kulaklara sahip olduklarını ve vahşi akrabalarına göre daha küçük beyinleri bulunduğunu gözlemlemişti. Yine zamanla evcilleşen türün dişleri de küçülüyordu.



Beyinlerimiz vahşi akrabalarımızdan daha küçük
Bu fiziksel değişimler daha sonra “evcilleşme sendromu” olarak adlandırıldı. Bu sendromu yaşayan türler sadece bizim evcilleştirdiğimiz türler değildi. Bizzat insan türü olarak da bu sendromu taşıyoruz.
Bizim de beynimiz Neandarthallerin beyninden daha küçük. Yine küçük yüzlerimiz ve küçük dişlerimiz var. Ve diğer canlılara göre yavrularımızın anne babalarından ve toplumdan öğrenmeleri çok uzun bir zaman dilimi gerektiriyor.

Bildergebnis für İnsanlarin Evcilleşmesi  
Evcilleşmenin kaynağı
Evcilleşmiş hayvanlarla insanlar arasındaki benzerlikler ilk kez 20’nci yüzyılda keşfedilmişti. Ancak Belyaev’in deneyinin öncesinde bu konu üzerinde pek durulmadı. 20’inci yüzyılın ancak son çeyreğinde insanların vahşi atalarımızın evcilleşmiş bir versiyonu olduğu düşünülmeye başlandı.
2014 yılında Harvard Üniversitesi’nden Richard Wrangham, Berlin Humbolt Üniversitesinden Adam Wilkings ve Viyana Ünivertesinden Tecumseh Fitch evcilleşme ile yaşananan fiziksel değişimler konusunda bir keşif yaptı. Üçlü evcilleşmeyle değişime uğrayan vücut parçalarının tümü etkileyen bir dizi embiryonik kök hücreyi tespit etti.
“Sinirsel zirve” olarak adlandırılan bu hücre grubu değişik dokuların büyümesinde rol oynuyor. Özellikle kulak, diş ve deri pigmentlerinin oluşumu bu grup hücreye bağlı.
Bu hücreler aynı zamanda adrenal salgı bezlerinin de oluşumunu sağlıyor. Korku ve stres konusunda belirleyici olan bu bezler evcilleşmenin temel anahtarı.
Wrangham ve ekibine göre evcilleşme süresinde atalarımız hayvanların kendilerinden daha az korkanlarını tercih etti. Bunların adrenal salgı bezleri daha az çalışıyordu. Bu noktada zamanla “sinirsel zirve” hücreleri evrimleşti. Bu şekilde az korku kulak, diş, deri rengi vb fiziksel özelliklerde eğişimler oldu.
Bu düşünce kısa süre içerisinde çok sayıda taraftar buldu. Ancak tabii ki bu test edilmesi oldukça zor bir teori. Fakat temelleri oldukça ikna edici. Özellikle bu durum evcil hayvanlarla aynı bir dizi gen kümesini taşımamız çarpıcı bir bulgu olarak öne çıktı.

Bildergebnis für İnsanlarin Evcilleşmesi

İnsanın evcilleşmesinin anahtarı
İnsanlar ile köpekler ve inekler arasında temel bir fark var. Köpekler, inekler ve diğerlerini başka türler evcilleştirdi. Peki ne oldu da insan evcilleşti?
Bilim insanlarına göre bu evrim sürecinin bir parçasıydı ve kendi kendine oldu. İnsanlar atalarımızın daha az korkan ve daha yumuşakbaşlı bir türüydü.  İnsanların daha az agresif olmaları ve işbirliğine yatkın bir toplumsal yapı oluşturmaları bir tür olarak hakim hale gelmelerini sağladı.
İnsanların evcil hale gelmeleri yaklaşık 100 bin yıl öncesine tekabül ediyor. O döneme kadar insan topluluklarına hem birbirlerine hem de farklı türlere karşı oldukça agresifti. İnsan vücudunun da evcilleşme belirtileri göstermesi aynı döneme tekabül ediyor. Türümüzün daha dişil gözükmesi de evcilleşmesinin bir diğer deyişle medenileşmesinin bir kanıtı.

Dilin gelişiminin anahtarı
Yine evcil hayvanların daha iletişim ve etkileşime açık olmaları bilim insanlarına dilin gelişimi konusunda da ipucu sunuyor. İnsanlarda dilin, iletişimin gelişmesi de evcilleşmenin bir sonucu olarak değerlendiriliyor.
Sonuçta inek ve köpeklerle paylaştığımız gen kümesi evrimleşmemizin temel halkalarından biri olabilir. Bilim insanları aynı yöntemi kullanıp farklı hayvanların evcil türlerini de yakın gelecekte yaratabilir. Ama öncelik tabii ki insanların nasıl evcilleştiğinin bulunmasında...

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* Please Don't Spam Here. All the Comments are Reviewed by Admin.
Yorum Gönder (0)
Our website uses cookies to enhance your experience. Learn More
Accept !