Televizyonlarımızda yayın olmadığı zaman görünen tüm o karıncalanmalar, yaklaşık 13 milyar yıl önce meydana gelen büyük patlamadan (Big Bang) arta kalan elektromanyetik dalgaların bizim görebileceğimiz dalga boylarına çevrilmiş halidir. Biz, televizyonlarda evrenin genişlemesinden arta kalan tembel elektromanyetik dalgaları görüyoruz.
Büyük patlamanın şiddeti öyle fazlaydı ki, bunun en büyük etkilerinden biri hala evrenin her yerinde 1.9 mm dalga boyuna sahip, uç değerine 160.2 Ghz frekansta ulaşarak salınan bir mikrodalga yayını olarak gözlemlenmektedir. 1964 yılında Amerikalı radyo astronomlar Arno Allan Penzias ve Robert Woodrow Wilson bu dalga boyundaki ışımayı keşfederek 1978 Nobel Fizik Ödülü‘nü kazanmışlar.
Kısacası gördüğümüz tüm o karıncalanmalarbüyük patlamadan arta kalan radyasyon kalıntılarıdır. Ayrıca radyolarda kanal değiştirirken oluşan cızırtının da sebebi budur.
Analog televizyon
yayınında yani halk arasında "tüplü televizyon" olarak adlandırılan
televizyonlarda herhangi bir kanal ayarlı olmadığı zaman, ekranda
sürekli hareket halinde olan siyah-beyaz noktalar görünür. Bu görüntüye
halk arasında karıncalı görüntü veya karıncalanma deniyor. Günümüzdeki
LCD ve Plazma gibi modern teknoloji ürünü televizyonlar, bu paraziti
çoğunlukla filtreleyerek izleyiciye yansıtmıyor.
Normal şartlarda, antenin ucunda bir sinyal olmayacağından dolayı
televizyonun tasarımına bağlı olarak ya siyah ya da beyaz bir görüntü
görünmesi gerekmektedir. Fakat, hiçbir zaman bu tek renk olması gereken
görüntü görülmüyor. Yani analog televizyonlarda görülen bu karıncalanma
televizyonun üretiminde eklenen şeyler değil.
Televizyon Karıncalı Görüntü
Görünen bu karıncalanma, çevremizde bulunan elektronik cihazların,
yüksek akım iletim hatlarının, Güneş'ten ve yıldızlardan gelen
radyasyonun, hatta evlerimizdeki ampüllerin yaydığı parazitlerdir.
Fakat, bu parazitlerin arasında çok ilginç bir şey de bulunur: evrenin
doğum izleri!
Evren bilim çevresince kabul edildiği gibi Büyük Patlama sonucu küçük
bir noktadan, bir tekillikten meydana gelmiştir. Bu patlamadan sonra
bugün görünen ve gelecekte görülebilecek her şey şekillendi ve
şekillenmeye devam ediyor; insanlar, diğer canlılar, göktaşları,
gezegenler, yıldızlar...
Büyük Patlama Teorisi
Tüm bunların televizyonlarda görünen karıncalı görüntü ile bir bağı var;
televizyonlardaki karıncalanmanın yaklaşık %1'lik kısmı, evrenin
oluşmasına sağlayan Büyük Patlama'nın küçük bir kalıntısıdır. Biz,
televizyonlarda, evrenin genişlemesinden artakalan elektromanyetik
dalgaları, yani kozmik mikrodalga fon ışınımını da görüyoruz.
Televizyonlar yalnızca belli dalga boylarındaki elektromanyetik
dalgaları almaya ayarlanmış olsa dahi, diğer dalga boylarının
etkilerinden de uzak olamazlar. 118 ila 137 Mhz arasındaki UHF
yayınlarını almak üzere tasarlanan bir televizyon elbette ki büyük
oranda bu aralıkta yer alan sinyalleri kullanarak çalışacaktır. Fakat,
analog cihazların doğası gereği, diğer dalga boylarındaki frekanslar da
bu cihazlarda parazit olarak kendilerini gösterirler. İşte, evrenin her
yerini kaplayan 160 Ghz'lik kozmik mikrodalga fon ışınımı da bu
parazitlerden biridir.
Büyük Patlama Teorisi
Evrenin istisnasız her yerini kaplayan bu ışınım, büyük patlamadan
yaklaşık olarak 380 bin yıl sonra, evrenin içinde, ışığın yol
alabileceği kadar genişleyip yoğunluğu azaldığında aniden yayılan ve
günümüze kadar gelen fosil büyük patlama radyasyonudur. İşte
televizyonda görünen ve halk arasıda esprili bir şekilde "karıncaların
çevirdiği film" olarak değerlendirilen bu görüntülerin bir kısmı (%1 -
%3'ü arası) bu radyasyonun izlerini taşır. Bu etki yalnızca televizyonda
karşımıza çıkmaz; ayrıca radyo dinlerken de kanal geçişlerinde duyulan
hışırtılı sesin bir bölümü de yine aynı parazitin, Büyük Patlama'dan
kalan, fosil ışınımın bir sonucudur.
<b>Kaynak</b>: <a href='https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama'>https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama</a>
<b>Kaynak</b>: <a href='https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama'>https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama</a>
Analog televizyon
yayınında yani halk arasında "tüplü televizyon" olarak adlandırılan
televizyonlarda herhangi bir kanal ayarlı olmadığı zaman, ekranda
sürekli hareket halinde olan siyah-beyaz noktalar görünür. Bu görüntüye
halk arasında karıncalı görüntü veya karıncalanma deniyor. Günümüzdeki
LCD ve Plazma gibi modern teknoloji ürünü televizyonlar, bu paraziti
çoğunlukla filtreleyerek izleyiciye yansıtmıyor.
Normal şartlarda, antenin ucunda bir sinyal olmayacağından dolayı
televizyonun tasarımına bağlı olarak ya siyah ya da beyaz bir görüntü
görünmesi gerekmektedir. Fakat, hiçbir zaman bu tek renk olması gereken
görüntü görülmüyor. Yani analog televizyonlarda görülen bu karıncalanma
televizyonun üretiminde eklenen şeyler değil.
Televizyon Karıncalı Görüntü
Görünen bu karıncalanma, çevremizde bulunan elektronik cihazların,
yüksek akım iletim hatlarının, Güneş'ten ve yıldızlardan gelen
radyasyonun, hatta evlerimizdeki ampüllerin yaydığı parazitlerdir.
Fakat, bu parazitlerin arasında çok ilginç bir şey de bulunur: evrenin
doğum izleri!
Evren bilim çevresince kabul edildiği gibi Büyük Patlama sonucu küçük
bir noktadan, bir tekillikten meydana gelmiştir. Bu patlamadan sonra
bugün görünen ve gelecekte görülebilecek her şey şekillendi ve
şekillenmeye devam ediyor; insanlar, diğer canlılar, göktaşları,
gezegenler, yıldızlar...
Büyük Patlama Teorisi
Tüm bunların televizyonlarda görünen karıncalı görüntü ile bir bağı var;
televizyonlardaki karıncalanmanın yaklaşık %1'lik kısmı, evrenin
oluşmasına sağlayan Büyük Patlama'nın küçük bir kalıntısıdır. Biz,
televizyonlarda, evrenin genişlemesinden artakalan elektromanyetik
dalgaları, yani kozmik mikrodalga fon ışınımını da görüyoruz.
Televizyonlar yalnızca belli dalga boylarındaki elektromanyetik
dalgaları almaya ayarlanmış olsa dahi, diğer dalga boylarının
etkilerinden de uzak olamazlar. 118 ila 137 Mhz arasındaki UHF
yayınlarını almak üzere tasarlanan bir televizyon elbette ki büyük
oranda bu aralıkta yer alan sinyalleri kullanarak çalışacaktır. Fakat,
analog cihazların doğası gereği, diğer dalga boylarındaki frekanslar da
bu cihazlarda parazit olarak kendilerini gösterirler. İşte, evrenin her
yerini kaplayan 160 Ghz'lik kozmik mikrodalga fon ışınımı da bu
parazitlerden biridir.
Büyük Patlama Teorisi
Evrenin istisnasız her yerini kaplayan bu ışınım, büyük patlamadan
yaklaşık olarak 380 bin yıl sonra, evrenin içinde, ışığın yol
alabileceği kadar genişleyip yoğunluğu azaldığında aniden yayılan ve
günümüze kadar gelen fosil büyük patlama radyasyonudur. İşte
televizyonda görünen ve halk arasıda esprili bir şekilde "karıncaların
çevirdiği film" olarak değerlendirilen bu görüntülerin bir kısmı (%1 -
%3'ü arası) bu radyasyonun izlerini taşır. Bu etki yalnızca televizyonda
karşımıza çıkmaz; ayrıca radyo dinlerken de kanal geçişlerinde duyulan
hışırtılı sesin bir bölümü de yine aynı parazitin, Büyük Patlama'dan
kalan, fosil ışınımın bir sonucudur.
<b>Kaynak</b>: <a href='https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama'>https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama</a>
<b>Kaynak</b>: <a href='https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama'>https://masivaturk.com/televizyonlardaki-karincalanmanin-sebebi-buyuk-patlama</a>