Bazılarımız Koronavirüsü Neden Hafif Geçiririz?
Neden bazı insanlar enfekte kişilerle temasa rağmen onlara SARS-CoV-2 bulaşmıyor? Neden akciğer sorunlarının şiddeti herkeste daha farklı seyrediyor? Berlin Charité Viroloji Enstitüsü araştırmacıları bu soruya olası bir açıklama buldular.Bu konuya makalenin ilerleyen bölümlerinde döneceğiz.
Dünya saglık örgütü who`ya göre koronavirüsü yenen bir kişinin kısa bir süre sonra tekrar enfekte olması söz konusu değil.Koronavirüse karşı en az 1 yıl bağışıklık oluşuyor. Bu konuda makalemizde bulunuyor.
ELISA testleri geliyor
Gündemde yeni bir yöntem olan koronavirüs testi var.Koronavirüs ile enfekte olanların kanda antikorların oluşması için yaklaşık on gün gerekiyor.Enfeksiyondan iki veya üç hafta sonra kanınızda yeterli oranda antikorlar bulunur.Bu aşamada kan örnekleri incelenerek ölçülebilir.Bu antikor testlerine ELISA testleri deniliyor.
Bu testlerin avantajı: enfekte kişi herhangi bir enfeksiyon belirtisi hissetmemiş olsa bile, kanında antikorlar tespit edilebilir.Antikorlar, hastalık bittikten sonra bile vücutta kalır.Böyle bir test enfekte olmuş ve virüse karşı bağışık olan insanları tanımlamak için kullanılabilir.
Bu zamana kadar testlerde Polymerase chain reaction (PCR) yöntemi kullanılıyordu.Bu testte,hastanın boğaz çubuğu kullanılır.Laboratuvarda, virüsün genetik bilgileri kopyalanır, çoğaltılır ve bir renk reaksiyonu üretilir.Bu testin avantajı çok yüksek doğruluk oranı olması.Bu yöntemde zararsız korona virüsleri görülmez.Dezavantajları arasında testin birkaç saat sürmesi ve ayrıca ulaşım süreside gösterilebilir.Ek olarak, virüs sadece hastalığın ilk haftasında güvenilir bir şekilde tespit edilebilir, çünkü virüsler ikinci haftada boğazdan akciğerlere geçerler.
New York`ta ilk Elisa testlere başlandı.Almanya`da aynı şekilde Robert Koch enstitüsü ve Berlin Charité Viroloji Enstitüsü ile birlikte koordineli olarak konuyla ilgili çalışacaklar.
Kan plazması tedavisi
Çin'den yapılan "Jama" dergisinde bir yayınlanan bir araştırma umut veriyor. Çinli doktorlar, Shenzhen'de 5 Covid-19 hastasını nasıl tedavi ettiklerini açıklıyorlar. Hastalar 36-65 yaş arasındaydı ve yapay olarak nefes alabiliyordu. Doktorlar kan plazması ile transfüzyonun hastaların sağlığını önemli ölçüde iyileştirdiğini savunuyor.
Antikorlar, bağışıklık sistemi tarafından üretilen virüse kenetlenen ve virüsle savaşan protein molekülleridir.19. yüzyılın sonlarında doktor Emil von Behring difteri tedavisi için bu yöntemi başarıyla kullandı.Bu başarıdan dolayı Behring 1901'de Nobel Ödülü'ne layık görüldü.
O zamandan beri, doktorlar sürekli olarak kan plazması ile insanları tedavi ettiler.1918 / 19'da İspanyol gribinde, domuz gribinde ve Batı Afrika`daki Ebola salgınındada bu yöntemler kullanıldı.Geri kazanılan antikorlar herkesi kurtaramadı, ancak birçok hayatı kurtardı.
Bazılarımız Koronavirüsü Neden Hafif Geçiririz?
Koronavirüs ile enfekte olan herkes aynı ciddi şekilde hastalanmaz. Covid-19 hastalığı bazı hastalarda hafif olabiliyor. Sadece soğuk algınlığına benzeyen hafif semptomlar hissediyorlar.Hatta bazı enfekte kişilerde hiçbir belirti görülmemekte ve enfekte olduklarının farkında bile değiller. Dünya çapındaki araştırmacılar bunun neden kaynaklandığını araştırıyorlar.
Berlin`li virolog Christian Drosten, Berlin Charité'deki meslektaşları ile birlikte konuya açıklık getirmeye çalıştı.
Coronavirüs ve bağışıklık: Charité araştırması
Christian Drosten, hafif atlatan veya herhangi bir korona semptomü göstermeyen hastaların daha önceki korona ailesinden Sars veya Mers gibi enfeksiyonlara maruz kalmış olabileceklerini düşünüyor.Herhangi bir semptom göstermemesini buna bağlıyor. Charité bilim adamı Coronavirüsle ilgili sürekli güncellenen Almanya`nın haber kanalı olan NDR podcast "Coronavirus Güncellemesi" nde söyledi.
Charité meslektaşı tarafından yapılan araştırmaya atıfta bulunan Drosten, popülasyonda "belirli bir arka plan bağışıklığının" var olduğunu açıkladı.
Arkaplan bağışıklığı ne anlama geliyor?
Koronavirüsler 1960'lardan beri bilinmektedir. Esas olarak soğuk algınlığına neden olan bir dizi farklı patojen içerirler. İnsanlar önceki koronavirüslerden birisine maruz kalmışsa, yeni koronavirüs SARS-CoV-2'ye karşı bağışıklık geliştirmiş olabilirler. Araştırmacılar buna arkaplan bağışıklığı diyorlar.
Coronadan önce var olan T yardımcı hücreler
Immünolog Andreas Thiel liderliğindeki ekip, T yardımcı hücreleri üzerinde bir çalışma yaptı. Bunlar bağışıklık sistemine hizmet eden kan hücreleridir. Tamamlanmış bir enfeksiyondan sonra antikorlar gibi ortaya çıkarlar, ancak basit antikor testleri ile tespit edilemezler.Korona salgını öncesinde örnekleri incelerken, araştırmacılar hastaların yüzde 34'ünün yeni korona virüsünün belirli kısımlarını tanıyan reaktif T hücrelerine sahip olduğunu fark ettiler. Drosten, "Bu hastalar SARS-CoV-2 ile hiç temas etmemelerine rağmen" dedi.
Zaten bir hastalığı önceden yenmiş iseniz, reaktivite normal olarak zaten beklenir. Viroloğa göre,Bu bağışıklık hücrelerinin hala mevcut olması, daha önceki koronavirüs enfeksiyonlarına bağlı olabilir .Şimdiye kadar, dört yaygın koronavirüsün insanları etkilediği biliniyor.
Araştırmaya göre, bazı insanlar soğuk algınlığından sonra koronavirüse karşı bağışık olabilir. Drosten, tüm soğuk algınlığının yüzde 15'inin, bazıları SARS-CoV-2 patojenine benzeyen bilinen korona virüslerinden kaynaklandığını belirtti.Drosten sonuçların yorumlanmasına karşı uyarıda bulunmayıda ihmal etmedi..
Drosten, bu sonuçları aşırı umut dolu yorumlamaya karşı da uyardı. Hiçbir koşulda nüfusun üçte birinin bağışık olduğunu varsaymamak gerektigini belirterek. "Şu anda sadece çok ilginç bir immünolojik gözlem," dedi.
Diğer nedenler
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Gerontoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Akgül, yeni tip corona virüsün (Kovid-19) seyrinin ağır olmasında en önemli etkenin yaş olduğunu ancak yaş kadar vücuda giren virüs sayısının da etkisi bulunduğunu belirtti.
Solunum yollarına giren virüs sayısı arttıkça virüslerin daha alt solunum yollarına, bronşlara ve akciğerlere ulaşma, bronşit ve zatürre gibi ağır enfeksiyonlara yol açma olasılığının arttığını ifade eden Dr. Akgül, “Bu noktada ancak sekresyonu bol bulaş kaynaklarından uzak durma ve genel bulaşıcı hastalık tedbirleri işlevseldir" dedi.
Bağışıklık sistemi güçlü olanların diğerlerine göre avantajlı olduğu bir gerçek.Ayrıca hafif veya hiç semptom göstermeyen hastalarda hastalığı bulaştırabiliyor.
Kaynaklar
1.https://www.who.int/news-room/commentaries/detail/immunity-passports-in-the-context-of-covid-19
2.https://en.wikipedia.org/wiki/Polymerase_chain_reaction
3.https://www.medrxiv.org/content/10.1101/2020.03.17.20037713v2
4.https://jamanetwork.com/journals/jama/fullarticle/2763983?guestAccessKey=e6a6289d-1876-45e5-bff9-86797297b79d&utm_source=For_The_Media&utm_medium=referral&utm_campaign=ftm_links&utm_content=tfl&utm_term=032720
5.https://www.spiegel.de/wissenschaft/medizin/coronavirus-grosse-antikoerper-studie-soll-immunitaet-der-deutschen-feststellen-a-c8c64a33-5c0f-4630-bd73-48c17c1bad23
6.https://www.medrxiv.org/content/10.1101/2020.04.17.20061440v1
7.https://www.ndr.de/nachrichten/info/coronaskript184.pdf
8.https://www.tagesspiegel.de/politik/charite-studie-zur-hintergrundimmunitaet-koennte-eine-normale-erkaeltung-vor-einem-schweren-covid-19-verlauf-schuetzen/25656826.html
9.https://www.ntv.com.tr/saglik/corona-virus-bazilarinda-neden-daha-agir-seyrediyor,f3Lsu1iCekSwGLfaqEr8Fw
10.https://cernbilim.blogspot.com/2020/04/covid-19-hastalg-atlatanlar-tekrar.html
