Deney Faresi “Sosyal Yenilgi” Modelinde Hikikomori Oldu

0

Mice made to watch other rodents get bullied developed symptoms of depression, including social withdrawal and an inability to experience pleasureDeney Faresi “Sosyal Yenilgi” Modelinde Hikikomori Oldu

🕀-Bilim adamları,denek farelerini daha büyük fareler tarafından zorbalığa maruz bıraktı.
🕀-Zorbalığı izleyen fareler sosyal geri çekilme ve zevk alamama dahil olmak üzere depresyon belirtileri geliştirdiler.
🕀 -Yeni nöronlar, hafıza ve duyusal algı ile ilişkili hipokampus bölgesinde hayatta kalamadı
🕀- Farelere Prozac verildiğinde Normal zihinsel işlev ve nörojenez geri dönmüş gibi görünüyordu, ancak bazı farelerde haftalar sonra tekrar nüksetme görülmüş.
 
Japonya'dan yapılan yeni bir araştırmada , farelerin empatik olduğunu ve sadece diğer kemirgenlerin zorbalığa uğramasını izlerken depresyona girebileceğini ortaya koydu.
Tokyo Bilim Üniversitesi'nden bir ekip, dolaylı strese maruz kalmanın, depresyonda kilit bir faktör olarak gördükleri hipokampustaki nöronların bozulmasına neden olduğuna 🔗inanıyor. Vice`te yayımlanan 🔗makaleye göre,Tokyo Bilim Üniversitesi'nde yapılan bir çalışmada aynı kafeste kalan iki fareden büyüğünün küçüğüne yaptıkları başka bir fareye izletildi. Fare tanık olduklarının etkisiyle depresyona girdi. 

Yeni bir 🔗araştırmanın sonucuna göre sadece stresli bir duruma şahit olmak bile depresyona sebep olabiliyor. Tokyo Bilim Üniversitesi'nde farelerle yapılan bir çalışmada bu sonuca varıldı.Bu araştırma insanlarda akıl hastalığını açıklamaya yardımcı olabilir.

Deney şu şekilde işledi:

Bilim insanları iki fareyi bir kafese koydu. Farelerden biri, diğerinden daha küçüktü. Daha sonra küçük olan fareyi, büyük olanın alanına girmeye zorladılar. Bu hareket büyük farenin alanını agresif bir şekilde korumasına sebep oldu.

Sosyal Yenilgi Modeli

Ancak deney bundan ibaret değildi. Bilim insanları “sosyal yenilgi” modelini ortaya koymaya çalıştı. İki fare birbirleriyle mücadele etmek zorunda kalırken asıl gözlemlenen fare ise üçüncü fareydi.

Üçüncü fareye kafeste yaşananlar izletildi. Olaya yalnızca tanıklık eden fare depresyon semptomları göstermeye başladı. Daha zayıf olan fareyle empati kuruyordu. Çalışmanın çarpıcı sonuçları geçen ay davranışsal nörobilim alanındaki prestijli akademik dergi Behavioural Brain Research (Davranışsal Beyin Araştırmaları) dergisinde yayınlandı.

Çalışmanın başyazarı ve eczacılık bilimleri profesörü Akiyoshi Saitoh araştırmaya dair şöyle konuşuyor:

“İnsanlara, stresin sadece depresyondaki bireylerin beyinlerini değil buna tanıklık edenlerin beyinlerini de nasıl değiştirdiğini düşündürmek istiyorum.”

Hikikomori durumu

Prof. Saitoh ayrıca araştırmada 10 gün boyunca ikinci elden stres deneyimleyen tanık farenin “hikikomori” durmuna düştüğünü söylüyor. Japonca “içeri çekilme, hapsedilmiş olma” anlamına gelen bir kelime olan “hikikomori” hem bir fenomeni anlatmakta hem de bu durumdan muzdarip bireyleri refere etmekte.

“Hikikomori” ifadesi, yetişkin veya ergen fark etmeksizin bireyin toplumsal hayattan çekilmesini, aşırı olarak nitelendirilebilecek seviyede kendisini izole etmesini anlatır. Yaşamdan elini eteğini çekip temel ihtiyaçları dışında tüm zamanını kendine belirlediği yaşam alanında geçiren bu kişiler “modern çağın keşişleri” olarak da adlandırılırlar.

Prof. Saitoh tanık farenin bu duruma düştüğünü aktarırken ifadeyi şöyle açıyor: “Başka farelerle hiçbir şekilde ilgilenmemeye başladı. Bu alışılmış bir durum değil zira fareler sosyal hayvanlar.”

In the brains of the spectator mice , new neurons had a decreased survival rate in the dentate gyrus, a region of the hippocampus related to memory and sensory perception.  The authors believe that deterioration contributed greatly to their depression   Diğer kemirgenlerin zorbalığa maruz kalmasını izleyen fareler, sosyal geri çekilme ve zevk alamama dahil olmak üzere depresyon belirtileri geliştirdi.

Hayata küsen bir fare

Zayıf farenin düştüğü duruma tanıklık eden farenin anhedoni (haz alamama) durumundan da muzdarip bir hale gelmiş. Bu depresyonun tipik belirtilerinden. Profesör Akiyoshi Saitoh bu kanıya nasıl vardıklarını ise şöyle örneklendiriyor:

“Fareleri tatlı su ve normal su arasında bir seçim yapmaya yönlendirdiğinizde neredeyse her seferinde tatlı olana giderler çünkü bu onlar için çok daha keyifli. Bu sosyal yenilgiye tanıklık eden fare ise artık tatlı suyu hiç tercih etmiyor bu da haz almaya arzusunun ne kadar düştüğünü gösteriyor.”

Elbette bu çalışmaya bakarak insanlar adına bir çıkarım yapmak tam anlamıyla doğru olmayacaktır ancak uzmanlar elde edilen bulguların “sosyal yenilgi” kavramının zihinsel zindeliği nasıl etkilediğine dair önemli ipuçları verdiğini söylüyor.

Florida Üniversitesi'nden Doç. Dr. Brandon Warren, tanıklık eden farenin zarar görmeyeceğini bildiği bir ortamda gördüklerinden etkilenmesine dikkat çekerek söz konusu modelin oldukça başarılı olduğunu söylüyor.

İzleyici farelere yaygın olarak Prozac olarak bilinen Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörü olan antidepresan fluoksetin verilerek nöron hayatta kalma oranına destek verilmiş.

 Prof. Saitoh araştırmanın daha da ileri taşınarak çalışma alanlarında ve toplum içinde akıl sağlığı konusunda problem yaşayan bireylere yardımcı olmak için daha iyi seçenekler bulunabileceğini öne sürüyor ve ekliyor:

“İkinci elden stres deneyimleyen farelerin o ortamdan çıkarılıp normal çevrelerine döndükten ve antidepresanla tedavi edildikten sonra ani ve tam bir iyileşeme gösteremedi. Hatta endişe verici bir şekilde söz konusu farelerden bazıları dört hafta sonra semptomları yeniden göstermeye başladı.”

İş ortamlarından örnek veren Prof. Saitoh, bir çalışanın zihinsel sağlığının kötü olduğunda şirketlerin bir-iki hafta izin verebildiğini söylüyor ve bu çalışmayla semptomların geri dönebileceğinin altını çiziyor.

Saitoh, stresin beynimizde neden olduğu hasarın uzun süreli olduğunu ve tedavi edilmezse kaygılı bir ortamdan kurtulduktan sonra da haftalarca devam edebileceğini vurguluyor.

Ortak yazar Toshinori Yoshioka makalede ekibin deneyini "depresyonun patofizyolojisini aydınlatmada ve buna karşılık gelen yeni bir ilacın geliştirilmesinde önemli bir rol oynayacağına" inandığını söyledi. 

🔗"The dentate gyrus" fareler ve primatlar da dahil olmak üzere birçok memelide yetişkinliğe kadar devam eden nöron büyümesinden sorumlu birkaç beyin organından biridir.

Ancak bazı araştırmalar, insan "dentate gyrus"ndaki nörojenezin yaşam boyunca 🔗70'li yaşlara kadar devam ettiğini öne sürerken, diğerleri bunun 🔗çocukluktan sonra yetişkinlerde saptanamayan seviyelere düştüğünü söylüyor .

Kaynaklar

1.https://www.vice.com/en/article/v7ew88/mice-depression-mental-health 

2.https://haberglobal.com.tr/saglik/deney-faresi-izledikleri-yuzunden-nasil-depresyona-girdi-135530

3.https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0166432821004241?via%3Dihub

4.https://www.dailymail.co.uk/sciencetech/article-10042849/Mice-witnessed-rodents-suffer-developed-depression-according-new-study.html

5.https://en.wikipedia.org/wiki/Dentate_gyrus

6.https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29625071/

7.https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6179355/


 

 

 

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* Please Don't Spam Here. All the Comments are Reviewed by Admin.
Yorum Gönder (0)
Our website uses cookies to enhance your experience. Learn More
Accept !