Brad Pitt`in Muzdarip Olduğu Yüz Körlüğü (Prosopagnozi) Nedir?
Temeli insanların yüzünü tanıyamamaya dayanan nörolojik bir hastalıktır.Yunanca prosopa (yüz) ve agnozi (bilme eksikliği) sözcüklerinin birleşmesinden oluşan prosopagnozi kısaca yüz körlüğü anlamına gelir.Brad Pitt, Haziran 2013 tarihli Esquire dergisine verdiği röportajda, Prosopagnozi sorunu olduğuna inandığını ifade ederek, “Çok sayıda insan onlardan nefret ettiğimi düşündüklerinden, benden nefret ediyor,” diyordu. “Çok fazla insanla tanışıyorsun ve sonra onlarla tekrar tanışıyorsun.”
Örneğin uzak doğulular yada siyahilerin yüzleri bize aynı gibi görülebilir.Japonlar içinde avrupalıların yüzlerini ayırt etmek zor gelebilir.
Eskiden nadir bir hastalık olduğu düşünülen ‘yüz körlüğü’ sorununun, yapılan yeni araştırmalar neticesinde aslında yaygın bir hastalık olduğu keşfedildi. Christopher Nolan imzalı ve 2000 tarihli kült sinema filmi Memento’nun (Akıl Defteri) kahramanının yaşadığı sonsuz döngüyü anımsatır biçimde, Prosopagnozi hastalığı, insanları sürekli bir unutma-hatırlama döngüsüne hapsediyor ve çoğu zaman bu insanları depresif ve anti-sosyal bir hayata mahkûm ediyor.
Prosopagnozi terimi, tanıdık insanların yüzlerini ayırt etme konusundaki ciddi bir sorunu ifade ediyor. Bazı insanlar yalnızca yüzlerin tanınmasını engelleyen çok sınırlı bir sorun yaşadıklarını ifade ederken, bazıları da bu sorunun bazı nesneler, arabalar veya hayvanlar gibi diğer uyaranların tanınmasına da engel olduğunu dile getiriyor.
Kendi yüzlerini bile tanımıyorlar
Birçok insan, yaş ya da cinsiyetleri ayırt etmek, belirli duygusal ifadeleri tanımak veya bir kişinin gözleriyle hangi yöne baktığını takip etmek gibi yüzle ilgili diğer olguların da algılanamadığını bildiriyor. Bunlara ek olarak, kayda değer sayıda insan, yön bulma konusunda yaşadıkları sorunlardan dolayı sıkıntılar yaşadığını ifade ediyor.
Prosopagnozi hastalarının çoğu, aile üyelerini, iş ortaklarını veya dostlarını tanıyamaz. Yakın zamana kadar, çok az insanın Prosopagnozi yaşadığı düşünülüyordu. Bu durum, geleneksel olarak nörolojik bir hasarın ardından rahatsızlık yaşayan bireylerde incelenmiş ve 20. yüzyıl tıp literatüründe yalnızca bir avuç vaka çalışması yapılmıştı.
Bununla birlikte, son zamanlarda birçok insanın nörolojik hasar görmeden de Prosopagnozi yaşadığı anlaşıldı. Hastalığın bu şekli genellikle “gelişimsel” ya da “doğuştan” Prosopagnozi olarak adlandırılıyor ve bu insanlar normal entelektüel ve algısal işlevlere sahip olmasına rağmen, normal yüz tanıma yeteneklerini geliştirmede başarısız oluyorlar.
Gelişimsel Prosopagnozi hastaları, yaşamlarının çoğunda ve belki de doğumdan itibaren yüzleri tanıma güçlüğü çekiyor gibi görünüyor. Son bulgular, duruma genetik bir katkının da olabileceğini düşündürüyor.
Bu bulguların yanı sıra, Prosopagnozi’nin, beyindeki sağ ‘fusiform gyrus’ adı verilen bir anormallik, bozulma veya bir zarara neden olduğu düşünülüyor. Beyindeki bu alan, yüz hafızasını ve algısını etkileyen sinir sistemlerini koordine etmede önemli bir rol oynuyor.
Bilinen Türleri
Bilinen iki tip Prosopagnozi mevcut:
1-Gelişimsel Prosopagnozi; bir kişinin beyin hasarı yaşamadan Prosopagnozi sorununa sahip olduğu durumdur.
2-Edinilmiş Prosopagnozi; bir kişinin beyin felci sonrası, genellikle felç veya kafa travması sonrası Prosopagnozi geliştirdiği durumdur.
Geçmişte, Prosopagnozi vakalarının çoğunun bir beyin hasarı sonrasında meydana geldiği (Edinilmiş Prosopagnozi olduğu) düşünülmekteydi. Öte yandan yapılan araştırmalar, daha fazla insanın eskiden düşünülenden çok daha fazla beyin hasarı yaşamadan Prosopagnozi’ye yakalandığını ortaya çıkardı.
Gelişimsel Prosopagnozi’nin özellikleri:
İngiltere’de yapılan bazı çalışmalar, ortalama 50 kişiden 1’inin, gelişimsel Prosopagnozi sorunu olabileceğini gösteriyor. Gelişimsel Prosopagnozi hastalarının çoğu, yüzleri tanıma becerisini geliştirmede başarısız oluyor ve bu hastalıkla doğan bir insan, bir sorun yaşadığının farkında olmayabiliyor. Gelişimsel Prosopagnozi genetik bir bileşene sahip olabilir ve ailelerden yeni nesillere aktarılabilir. Bu bağlamda, yüz tanımada sorun yaşayan birçok kişi, ailelerinde yüzleri tanımakta zorluk çeken ebeveyn veya kardeş gibi en az 1 birinci derece akrabası olduğunu ifade ediyor.
Edinilmiş Prosopagnozi’nin özellikleri:
Edinilmiş Prosopagnozi nadir görülür. Bir insan, yaşadığı beyin hasarı sonrası Prosopagnozi’ye yakalandığında, bildiği insanları tanıma yeteneğini yitirdiğini çabucak fark eder. Fakat Prosopagnozi, erken çocukluk döneminde yaşanan bir beyin hasarından sonra, yani çocuk yüzleri tanıma yeteneğini tam olarak geliştirmeden önce meydana gelirse, birinci türde de görüldüğü üzere, yüzleri tanıyamadığını fark etmeden büyüyebilir.
Prosopagnozi, hafıza problemleri, görme kaybı veya öğrenme güçlüğü ile ilgili değildir; ancak bazen Otizm Spektrum Bozukluğu, Turner Sendromu ve Williams Sendromu gibi diğer gelişimsel bozukluklarla ilişkili olabilir.
Nasıl Teşhis edilir?
Birçok insan ara sıra tanıdık bir yüzü tanımakta başarısız olur; hatta tanımadığı bir kişiyi tanıdığı bir kişiyle karıştırabilir. Ancak, Prosopagnozi hastalarının eşleri veya çocukları gibi en tanıdık yüzleri bile içeren ciddi bir yüz tanıma sorunu vardır. Bilindik yüzleri tanıma konusundaki bu başarısızlık her gün yaşanır. Bazı araştırmacılar, Prosopagnozi’yi teşhis etmek için öz-raporlama önlemlerinin kullanılması gerektiğini savunuyor; fakat çoğu araştırma, özellikle bir karşılaştırma noktası bulunmadığında, yani tüm yaşamları boyunca yüz tanıma zorlukları yaşadıklarında, birçok insanın yüz tanıma becerileri konusunda sınırlı bir görüş sahibi olduğunu gösteriyor.
Her durumda, tanı koymak için uygun ve objektif testler yapılması gerekiyor. Prosopagnozi sorunu yaşadığınızı düşünüyorsanız, doktorunuz sizi klinik bir nöropsikoloğa sevk edebilir. Ayrıca, bu alanda uzmanlaşmış bir araştırmacıya da yönlendirilebilirsiniz. Diğer becerilerin yanı sıra, yüz tanıma yeteneğinizi değerlendiren bazı testler içeren bir değerlendirmeden geçmeniz gerekiyor.
Örneğin, doktorunuz ya da uzmanınız sizden şunlar isteyebilir:
-Daha önce hiç görmediğiniz yüzleri ezberlemek ve sonra tanımaya çalışmak,
-Ünlülerin yüzlerini tanımak,
-Yan yana sunulan yüzler arasındaki benzerlikleri ve farkları tespit etmek,
-Bir grup yüze bakarak yaş, cinsiyet veya duygusal ifadeyi anlamaya çalışmak.
Kişiye etkileri ve tedavi yolları
Prosopagnozi sorunu yaşayan bir insan, genellikle sosyal etkileşimlerden kaçınabilir ve boğucu bir endişe türü olan ‘sosyal anksiyete bozukluğu’ geliştirebilir. Ayrıca, kariyerleriyle ilgili insanlarla ilişki kurmakta zorluk çekebilir veya sorun yaşayabilirler. Bu hastalığa sahip bireylerde depresyon hissi yaygındır. Prosopagnozi’li bazı insanlar, belirli yüz ifadelerini anlayamaz, bir kişinin yaşını veya cinsiyetini algılayamaz veya bir kişinin bakışlarını izleyemez. Diğer bazı insanlarsa, aynada veya fotoğraflarda kendi yüzlerini bile tanıyamayabilirler. Birçok insan yönünü bulma konusunda da zorluk yaşar. Bu durum, açıları veya mesafeyi kestirememeyi ya da yerleri ve yer işaretlerini hatırlama sorunlarını içerebilir. Filmleri veya televizyon programlarını takip etmek, Prosopagnozi hastaları için neredeyse imkânsız olabilir; çünkü karakterleri tanımakta zorlanırlar.
Ayrıca, Prosopagnozi hastası biri, bir kişiyi tanıyamadığında, kaba veya ilgisiz görünmekten endişelenebilir. Prosopagnozi konusunda detaylı ve özelleşmiş bir tedavi mevcut değil; ancak araştırmacılar duruma neyin neden olduğunu araştırmaya devam ediyor ve yüz tanıma becerisinin iyileştirilmesine yardımcı olmak amacıyla çeşitli eğitim programları geliştiriyorlar.
İnsanları tanımaya yardımcı olan yardımcı stratejilerin ya da normal yüz tanıma mekanizmalarını onarmayı amaçlayan tekniklerin, hem gelişimsel hem de edinilmiş Prosopagnozi hastaları için işe yarayabileceği düşünülüyor. Bir kişinin beyin hasarı yaşamasıyla ortaya çıkan Edinilmiş Prosopagnozi durumunda, beyin hasarının tipi, ciddiyeti ve tedavinin zamanlamasının, rehabilitasyon programının ne düzeyde etkili olacağı noktasında önemli faktörler olduğu düşünülüyor.
Prosopagnosia'nın tarihsel süreci
1944 yılı ekim’inde rus kızıl ordusu Almanya’nın içlerine doğru ilerlemektedir.Doğu prusya cephesini savunan
bir birlik ani bir rus saldırısına uğramış ve tanklardan gelen
bombaların şarapnelleri ortalığı kan gölüne çevirmiştir.Saldırıdan
sadece 24 yasındaki bir teğmen sağ kurtulmuştur.Birliğe yardıma gelen
askerler onu hemen hasta koğuşuna taşırlar.
Koğuşta görevli
cerrah ameliyatla teğmenin başına saplanmış şarapnel parçasını çıkarır.Birkaç hafta sonra dışarıdaki yaraları tamamen iyileşir ama teğmen artık
yüzleri göremediğinden, insanları ayırt edemediğinden yakınıyordur.Sorunun ne olduğunu anlamak için teğmeni Stuttgart yakınlarındaki bir
psikiyatri hastanesine gönderirler.Joachim Bodamer adında bir doktor
onu muayene eder.Bodamer teğmene bir dizi test uygular ve onun durumunu
en ince ayrıntısına kadar inceler. sonunda elde ettiği sonuçları 47
sayfalık bir rapor halinde belgeler.Bodamer, yüz körlüğünü sistematik
olarak inceleyip belgleyen ilk kişi olarak tıp literatürüne geçmiştir.
Bodamer
uyguladığı testlerden birinde teğmenden habersiz, yedi yıldır evli
olduğu eşine hemşire forması giydirir ve onu hastaneden dört hemşire ile
yan yana durdurarak, teğmene hemşirelerde herhangi bir değişiklik fark
edip etmediğini sorar. teğmenin cevabı “hayır” olur.Eşini tanımamıştır. Bodamer bu sefer teğmenden aynaya bakmasını ve ne gördüğünü söylemesini
ister.Aynaya bakan teğmen, “acayip, kendime aynada çok baktım ama bu ben değilim artık.Halbuki aynada gördüğümün ben olduğumu da biliyorum,”şeklinde yanıtlar.
Diğer bir çalışma
1993 yılında Jane Mcneil ve Elizabeth Warrington
isimli araştırmacılar tarafından konuyla alakalı bir çalışma
yapılmıştır.Çalışmalarındaki denekleri W.J. isminde, birden fazla inme
geçirerek insan yüzlerini tanıma yetisi kaybetmiş (prosopagnosia) bir erkek.
Yaptıkları
testlerde W.J. 12 bilindik yüzden sadece 2 tanesini zorlukla
tanıyabildiğini görüyorlar. Diğer yandan bilindik binaları, araba
markalarını, köpek cinslerini ve çiçek isimlerini %95 oranında doğru
olarak söyleyebiliyor.Aynı zamanda kendi koyunlarını yüzlerinden
tanıyabildiğini iddia ediyor.
2 yıldır ilgilendiği ve normalde
kulaklarından rakamlar ile işaretlenmiş 16 adet koyunu vardı.Bu
koyunların kulaklarındaki rakamlar silindi ve 8 tanesini yüzlerinin
olduğu resimlerden doğru olarak bilmeyi başardı.Diğer koyunları da
tanıyordu ancak sayıları aklına gelmedi.Örneğin, "bu koyunu çok iyi
biliyorum, geçen sene 3 kuzusu oldu ama numarasını hatırlamıyorum." gibi
şeyler söylüyordu.
Benzer bir testi W.J. gibi koyun sahipleri
ve çiftçileri de olaya dahil ederek tekrarladılar.W.J. koyunlarını
tanımada %87 başarı gösterirken, çiftçiler %66, koyun sahipleri %59
başarı gösterebildiler. insan yüzleri ile test tekrarlandığında w.j.'in
%50 başarısının bile iyi tahminlere borçlu olduğu düşünüldü.Koyun
sahipleri ve çiftçiler aynı testten %89 ve %100 gibi sonuçlar elde
ettiler.
Araştırmacılar, W.J. koyunların yüz hatlarını ayırt edebileceği bir prototip
geliştirmiş gibi görünüyor, sonucuna vardılar.Becerilerini görsel
olarak farklı koyun türlerine de genişletebiliyor, ancak işin ilginç
kısmı ise bu stratejileri insanlar için asla uygulayamıyor olması.(Pavlov'dan günümüze deneylerle psikoloji -Adam Hart-Davis sf. 151-153 )
Oliver Sacks 1985 yılında yazdığı "karısını şapka sanan adam" kitabında da bu hastalığa yer vermiştir, merak eden okuyabilir.Kendisi de bir “yüz körü/ prosopagnozi” olan nörolog/yazar Oliver Sacks hem kendi deneyimlerinden hem de hastalarının deneyimlerinden yola çıkarak bu konuyla ilgili çalışmaları yapılan röportajda güzel özetlemiş. Kaynaklar
1.https://blogs.scientificamerican.com/news-blog/when-every-face-is-like-another/
2.https://www.goodreads.com/book/show/29609072-pavlov-s-dog
3.https://www.gazeteduvar.com.tr/dunya-forum/2019/06/30/dunya-forum-prosopagnozi-kendi-suretini-bile-taniyamayan-insanlar
4.https://www.nhs.uk/conditions/face-blindness/
5.https://www.healthline.com/health/face-blindness#diagnosis
6.https://www.verywellhealth.com/prosopagnosia-2860990
7.YT-Oliver Sacks-https://www.youtube.com/watch?v=B42sZh_7viw