Göbek Deliği Faktörü
Dünyaca ünlü ABD Duke Üniversitesi'nin yaptığı araştırmaya göre, başarı oranlarındaki bu farklılığın nedeni, Batı Afrika kökenli sporcuların göbek deliğinin ya da ağırlık merkezinin, Avrupalı beyaz sporculara göre, belirgin biçimde daha yukarıda olması. Bu durum sayesinde siyah atletler koşarken yere düşme hızları artıyor ve rakiplerine oranla 0.15 saniyelik bir avantaja sahip oluyorlar.
Vücudun ağırlık merkezi coğrafi koşullarla evrimleşmiş kökenlere göre farklılık gösterir. Bu farklılık, vücudun spor esnasında yer çekimini kullanıp kullanmamasını avantaja yahut dezavantaja çevirir.
Yüzmede yer çekimi kullanılmaz ve dolayısıyla alt ekstremite eklemleri yer çekimi baskısına maruz kalmaz. Örnek vermek gerekirse yüzmede; depar ve dönüşler haricinde itiş değil vuruş kuvveti(bacaklarda) önemlidir.Gövdeleri daha uzun olan beyazların ise havuzlarda üstünlüğü söz konusu. Avrupalıların gövdesinin Batı Afrikalılar'dan ortalama 3 cm uzun olduğuna dikkat çekilerek, bu durumun beyazlara havuzda yüzde 1,5'lik hız avantajı sağladığı belirtildi. Asyalılar ise Avrupalılar kadar uzun gövdeye sahip oldukları halde, boylarının kısa oluşundan ötürü hız avantajından faydalanamıyorlar.
Bir başka görüş ise, iki ırkın farklı dallarda hakimiyet kurmasını başka fiziksel özelliklere bağlıyor. Siyah kadın ve erkeklerin kalçalarının daha küçük, omuzlarının daha geniş, yağ oranının az, kas sayısının fazla oluşunun altı çiziliyor.
Beyazların ise yüzme, ağırlık kaldırma, tenis gibi dallarda başarılı olmasının en büyük nedeni olarak, belden yukarılarında daha kuvvetli kaslara sahip olmaları gösteriliyor. Özellikle yüzme siyah sporcuların hiçbir varlık gösteremediği bir dal. Yüzmede siyahların başarısızlığı, kemiklerinin daha uzun olmasına ve kas yapılarının dikey olmasına bağlanıyor. Son 20 yılda, siyah yüzücülerin kazandığı tek olimpiyat altın madalyası, Surinamlı Anthony Nesta'nın 1988'de Seul'de kazandığı ile sınırlı.[9]
Toplumsal Nedenler
Bu özelliklerle birlikte konuya sosyolojik etkenler de dahil oluyor. Afrika kökenliler spora yöneliyorlar çünkü; ırkçılık onları diğer mesleklere yönelmelerine fırsat tanımıyor. Siyahlar dışlanıyor ve ikinci plana atılabiliyorlar, dolayısıyla bu dışlanma ve bastırılma onlarda, beyazlara oranla daha fazla kazanma hırsı uyandırıyor.
Başka bir çarpıcı nokta ise, ABD'de yapılan anketlerde siyahların yüzmekten çekindikleri sonucunun ortaya çıkması. Afrika'da ve ABD'nin siyahi bölgelerinde bulunan yüzme tesislerinin eksikliği de havuzun beyaz hakimiyetinde oluşuna sebep olarak görülüyor. Durum böyle olunca da, yüzme, atlama, su topu gibi ciddi yatırımlar gerektiren tesislerde yapılabilen sporlara genellikle toplumun alt tabakasını oluşturmak zorunda kalan, maddi olanakları kısıtlı Afrika kökenli sporcuların yönelmelerini zorlaştırıyor.
Bu konuda Yahoo Answer`de açılan bazı topiclerde çıkan sonuç,yüzmenin sosyal bir aktive olması dolaysıyla ailece yapıldığıdır.Siyahi kadınlar`ın yüzmeyi istememesinden dolayıda erkekleride yüzmeye ilgi göstermemişlerdir.Siyahi kadınların yüzmeye ilgi göstermemesinin nedenide saç bakımlarına çok önem vermesinden dolayı.Suya girdiklerinde saçları bozulacak ve kuaföre tekrardan 50 dolar vermek zorunda kalacaklar.Ayda iki defadan fazla uğraşamayacağından bahsediyor Afrika`lı bayan.bkz.[10.11]
Genetikleri gereği kıvırcık saçlı olmaları nedeniyle saçlarını şekle sokmaları oldukça zahmetli bir iş.Resimdeki bayana bakınca ve siyahilerin çoğunlukla saç bakımına özen gösterdiklerini ve önem verdiklerini gözlemlediğimizde bunun gerçek olma ihtimali yüksek görünüyor.ABD'de yapılan anketlerde siyahların yüzmekten çekindikleri sonucunun ortaya çıkmasıda normal haliyle.
Amerika’da en fakir nüfus kesimini zenciler oluşturuyor. Önlerinde de iki seçenek var, ya karanlık işlere bulaşmak ya da iyi bir sporcu olup hayatını kurtarmak. Bunun haricinde Brezilya, Afrika ülkeleri bu gibi fakir ülkelerden çok iyi sporcular çıkıyor. Öncelikle daha hırslı oluyorlar. Çünkü tek kurtuluş yollarının bu olduğunu biliyorlar. Ama her şeyi boş verecek olursak hangi iş alanı olursa olsun, bir insan her şeyden önce çok çalışmalı, yetenek insanı bir yere kadar götürüyor.
Akciğer kapasitesi
ABD’li gazeteci Entin’e göre, Afrika kökenlilerin koşmaya ve zıplamaya doğal bir yeteneği var. Örneğin, atletizmde uzun mesafe şampiyonlarının çok büyük bir kısmının Doğu Afrika’dan, hatta Kenya’daki Kalenjin kabilesinden çıktığını söyleyen Entine, Kalenjin atletlerinin beyazlara oranla daha uzun bacaklara (at bacağını andıran) ve daha geniş akciğer kapasitesine sahip olmalarına dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra, kaslarda yavaş kasılan kas lif oranının yüksek olması nedeniyle, daha çok oksijen kullanma yeteneği gibi özellikleri olduğunu belirtiyor. Bunun tersi olarak, Batı Afrika kökenli olanlar, kalın ve "göze çarpan" hızlı kasılan kaslarıyla, geniş göğüs kafesleri sayesinde sürat ve kuvvete dayalı sportif aktivitelerde başarılılar. Çok sayıda rekorların kırıldığı Pekin olimpiyatları siyahi sporcuların bazı branşlarda, özellikle atletizmin kısa mesafe (sprint) ve uzun mesafe yarışlarında ciddi başarılarda bulunmaları bunun göstergesidir. Bununla birlikte, özellikle kısa mesafe (sprint) gibi yüksek şiddetli egzersizlerde kaslarımızın hızla enerji yenilemesini sağlayan en önemli enzimlerden biri CK’dır (kreatin kinaz) ve bu enzim aktivitesinin siyahî sporcularda, Kafkaslardan bile daha fazla olduğu spor fizyolojisi araştırmalarıyla ortaya konmuştur. Bu ise kasların kasılma hızının fizyolojik sebeplerinden biri olabilir. Tüm bunlar “Acaba ırkların gen ekspresyonları arasında farklılıklar mı var? sorusunu akla getirmektedir. Öte yandan, siyahî sporcuların atletizm, boks gibi branşlarda daha başarılı oldukları görülürken, yüzme, kule atlama gibi su sporlarında ise pek başarı gösterememektedirler. Gerçi Maritza Correira geçtiğimiz yıllarda olimpiyat vizesi alan birkaç istisnadan biridir.
Gen faktörü
Kopenhag Kas Araştırmaları Enstitüsü çevrenin atletlerin başarısındaki etkisinin yüzde 25 olduğunu, gerisinin genlere bağlı olduğunu ortaya koydu. İskeletin sağlamlığı, kas yapısı, refleks ve akciğer kapasitesi gibi genlerle belirlenen özelliklerin başarıda etkili olduğu açıklandı. Amerikan İnsan Genetiği dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre de 'hız geni' olarak adlandırılan 'ACTN3'ün de başarıda büyük payı olduğu görüldü.
Genetik olarak kas yapıları farklı. Tip II denilen hızlı kasılan lifler daha fazla bulunuyor kaslarında. Bir de bundan dolayı ağırlık merkezleri de az biraz farklı beyazlara göre. Patlayı kuvvet gerektiren sprintlerde, kasları hızlı kasılan (fast twitch) fiberleri daha fazla içerdiği için başarılılar.
Beyazlara oranla üstünlükleri söz konusumu?
Öncelikle bir ırkın diğerinden üstünlüğünü diğerine göre hayatta kalmada daha başarılı olmasına ve daha iyi şartlarda yaşayabilmesine bakarak belirleyebiliriz. Yaklaşık 70 bin yıl önce bir grup insan Afrika'dan çıkıp dünyanın dört bir yanına dağıldı. Ve değişen ortam nedeniyle ve birçok başka sebepten dolayı farklılaştılar. Bu süreçte zeka çok önemli bir yardımcı konumuna geldi. Çünkü değişen çevreye uyum sağlamak çok önemliydi. Ayrıca deri rengi, göz rengi de ortama göre değişiklik geçirdi. Sonuç olarak zekası, yaratıcılığı yüksek, sarı saçlı, çekik gözlü, beyaz tenli insanlar ortaya çıktı. Bu insanlar belki kas yapısı olarak siyahilerden daha zayıftır ama zeka gibi önemli bir faktörde daha ilerdeler. Hiç kuşkusuz zeka kuvvetten de hızlı hareket etmeden de daha önemli bir meziyettir. Ama hızlı olursanız 100 mete yarışında birincilik kazanırsınız o kadar kaldı ki sporların birçoğunda da beyaz ırk üstündür.
Siyahilerin penisi neden daha büyüktür?
Her ne kadar çıplak gezmeleri ve yerçekimi veya sıcaklıktan olduğu iddia edilsede bu gerçekleri yansıtmıyor.
Böyle bir durum söz konusu ise evrimsel olarak anlatılabilmesi gerekli.
Misal olarak,ilk zenci kızların vajinalarının büyük olduğunu düşünün, küçük penisliler onları hamile bırakamaz dolaysıyla doğal seleksiyona uğrayıp yok olurlar. Ancak aralarında bir kısmının penisi büyüyebilir ve bir çocuk yapabilir.Birkaç jenerasyon sonra vucut adapte olur o vajinaya böyle penis şeklinde veya zaten büyük olanlar üremeye devam eder.
Hanımların tercihi olabilir mi?
Ortalama olarak gorillerin 3 cm, şempanzelerin 8cm insanların ise 13cm ortalama penis büyüklükleri var. Buna rağmen şempanzelerin testisleri insanların iki katı iken gorillerinki insanınnkinin yarısı kadarmış.
Gorillerin bir hareme sahip olmaları sebebiyle penisi küçük gibi bir sıkıntıları olmuyor. şempanzelerse rekabet halindeler ve ne kadar çok sperm o kadar çok evlat prensibiyle hareket ediyorlar. insanlar ise hem cinsel tatmin hem de şempanzelere göre daha az rekabet ortamı olması dolayısıyla görece uzun bir penis ve orta halli bir testis büyüklüğü oluyor. Cinsel tatmin beklentisini karşılama olayı da atalarımızın anaerkil yani kadın baskın kültürler olması sebebiyle olabilirmiş.
Bu makaleyi siyahilere uyarlarsak eski dönemlerde siyahi erkekler çıplak geziyorlardı Afrikada. Sonuç olarak hanımlar için en uzunu seçmek çok zor olmamıştır. Belkide kilolu olduklarından bu tercihleri yaptılar.Üreme içgüdüsü.[5]
Enfeksiyondan korunma teorisi
Bir belgeseldede anlatıldığına göre Afrika coğrafyasında temiz su temin etmek, insanlık tarihinin başlangıcından beri zor, hala da zor. Bırakın temiz içme suyunu, banyo yapılabilicek kadar bile temiz değil su.İnsanlar ırmak akarsu gibi akışkan yerlerde değil de, çamurlu bakterili durgun sularda duş alıp yıkanmak zorunda kalıyor. Dolayısıyla evrimin ilk başlarından başlayarak bu coğrafyadaki dişi ilk insanların rahim ağzı ve yumurtalıkları enfeksiyonlardan korunmak için beyaz ve sarı ırka göre giderek daha derine yerleşmiş. Buna karşılık erkek cinsinin içinde de penisi uzun olanların üreme yeteneği bu koşullarda diğerlerine göre üstün geldiğinden, erkeklerde o yönde gelişmiş.
Steatopygia
Diger bir olasılık ise siyahi kadınların büyük kalçalı olması sebebiyledir."Steatopygia"denilen popo bölgesinde yağlanma sebebiyle yine rahim ağzı ve yumurtalıklarına ulaşma sorunu gösteriliyor.[4]
Porno endüstrisi
Penisi doğalın üzerindekileri yukardaki sebeplerle açıklayabiliriz.Ancak bu teorilere ihtiyacımız olmadığını söyleyenlerde var.Genele baktığımızda ise aslında madalyonun öbür yüzünün öyle olmadığını görürüz.Yani gerçekler.Cinsel organ büyüklüğünde siyahilerin üstün olması Porno endüstrisinin yarattığı bir algıdır.Bunda başarılı olduğu ortada. Gerçekte öyle bir şey yoktur.İstisnalar kaideyi bozmaz.Zaten porno filmlerindeki beyaz aktörlerdede aynı şekilde cinsel organı büyük olanlar kullanılıyor.Porno endüstrisinin bunu kullanması doğaldır.
BJU International dergisinde yayınlanan makaleye göre ortalama penis boyları araştırılmış.[2]
Bu araştırmaya göre uyarılmamış penis büyüklüğü ortalaması 9,16 cm ve ereksiyon olmuş halinin ortalaması ise 13,12 cm olarak belirlenmiş.Avrupa`daki listeye göre ise ilk iki sırayı Fransızlar ve Iskocya vatandaşları almış.Almanya`nın Spiegel dergisinde`de yayınlandı.[3]
Google veya Scholar araştırması yaparsanız farklı sonuçları bulabilirsiniz.Ancak bu listelerdede hep Afrika`lıları zirvede göremezsiniz.Dünya istatistiklerine baktığımızda Afrikalıların penisinin ortalama en fazla 1 cm daha uzun olduğu sonuçları çıktı.
Bazende bu karmaşaların asıl nedeni Amerikalı Afro Afrikalılarla yerli Afrikalıların karıştırılmasından kaynaklanır.
Afrikadaki Etiyopya belgeselinden ritüel sahnesine baktigimizda belki fikir yürütebiliriz.[13]
Afrikalıların farklı bir ırk olduğu iddiası
Afrikalı modern insanlar hiç Afrikayı terk etmemiş oldukları için, Neandertaller ve Denisovalılar ile hiç iletişime geçememişlerdir. Bilindiği üzere evrim oluşarak farklı türlerin oluşabilmesinin mümkün olması için coğrafi ayrım şarttır. Neandertaller modern insan ile aynı kökten gelen ancak modern insanlardan 1.5-2 milyon yıl önce Afrika`dan ayrılan akrabalarımızdır. Modern insanın biyolojik türlerinin oluşması da yine 60 bin yıl önce Afrikadan yola çıkan bir kafile ile olduğu düşünülmektedir.
Özetle,Afrikadan modern insan 60 bin yıl önce yola çıkıp dünyanın çeşitli bölgelerine ulaştığında Neandertaller ile karşılaşmışlardır. Bu karşılaşmaları neticesinde aralarında çiftleşme olmuş, ve sonucunda da Neandertaller yok olmuşlardır.
Neandertal genlerinin Afrikalılarda olmamasının sebebi kısaca hiç karşılaşmamış olmalarından ileri gelmektedir.
Bu ırkın bazı anatomik farklılıkları da bulunmaktadır. Mesela bu ırk daha dengeli yürüyebilmekte, çok daha dayanıklı bir bağışıklık sistemi bulunmakta, bazı kemikleri bizimkilerden farklı şekillere sahiptir.
Afrikalı hariç bütün insanların genlerinde yüzde 3 Neandertal geni
bulunuyor olması bizim onlarla çiftleşmiş, ve bu çiftleşme sonucunda
verimli çocuklar elde ettiğimizi gösteriyor.
Aynı şey Denisovalılar için de geçerli. Denisovalılar insanlarla
çiftleşmişler. Ve bunun sonucunda bazı çinlilerde Denisova genleri
bulunuyor.
Hatta Neandertaller Denisovalılarla çiftleşmiş, bu melezlerin fosilleri bulundu ve hatta gen haritası dahi çıkarıldı.Neandertal diye bir ırk var. Homo Sapiens`den anatomik olarak
farklı. Bunun yakın akrabası, bizim uzak akrabamız Denisovalılar var.
Biz varız. Ve hepimizin ortak atası olan primatlar var. Bİlim bunların
hepsini açıklayabiliyor. Bazı tarihler ve geçişler keskin değil. Ancak
olduğu kesin.
Neandertallerin yamyamlıkları ile ilgili bilimsel makalelerde mevcut.[6.7]
Ayrıca Neandertaler`in nasıl yok oldukları ile ilgili makalemiz için,bkz.[8]
Siyahilerin saçları neden genellikle kıvırcıktır?
Saçımızın dokusu göz rengimiz gibi genetik olarak belirlenen fiziksel özelliklerimizden. Ancak saçın kimyasal yapısı aynı olmasına rağmen, bazı insanların saçlarının düz bazılarının ise kıvırcık olmasına sebep olan şey nedir sorusu akla gelebilir.
Saç büyük oranda ipliksi yapıdaki proteinler olan keratinden oluşur. Saçımızın yanı sıra
derimizin ve tırnaklarımızın temel bileşeni olan keratin proteinlerinin farklı türleri vardır. Makro ölçekte moleküller olan keratin proteinlerinin yapı taşı olan ve monomer olarak isimlendirilen molekül birimleri kimyasal bağlarla birlerine bağlanarak uzun ipliksi yapıyı oluşturur.
Keratin proteinlerinin yapısındaki sistein amino asitlerinin yapısında kükürt atomları bulunur ve sistein amino asitleri yapısında kükürt bulunan diğer moleküllerle güçlü kimyasal bağlar oluşturabilir. Sistein amino asitlerinin saç telinin farklı bölümlerindeki sistein moleküllerine bağlanması saçın kıvrılmasına neden olur.
Saçın kalınlığı ve dokusu saç kökünün şekline ve büyüklüğüne bağlıdır. Örneğin düz saçların kökleri küresel şekildeyken, kıvırcık saçların kökleri ovaldir. Asimetrik ve yassı şekilli saç kökleri saç telinin kıvrılmasına neden olur.
Saç kökünün derinin içinde nasıl yönlendiği de saçın dokusunu etkiler. Düz saçların kökleri genellikle derinin altında dikey şekilde yönlenir. Kıvırcık saçların kökleri ise derinin altında kıvrılmış şekilde bulunur.[12]
Dolaysıyla siyahilerdede bu genetik olarak atalarından miras olarak şimdiki nesillere aktarıldı.
Kaynaklar,
1.http://www.penissizes.org/average-penis-size-ethnicity-race-and-Country
2.https://onlinelibrary.wiley.com/doi/full/10.1111/bju.13010#
3.http://www.spiegel.de/wissenschaft/medizin/penislaenge-forscher-errechnen-durchschnittliche-laenge-a-1021501.html
4.https://en.wikipedia.org/wiki/Steatopygia
5.https://www.theguardian.com/science/2010/may/06/women-penis-size
6.https://www.nature.com/articles/srep29005
7.https://phys.org/news/2016-12-caves-neanderthals-cannibals.html
8.https://cernbilim.blogspot.com/2018/06/neandertal-neden-yok-oldu.html
9.http://newsfeed.time.com/2010/07/14/weird-science-could-bellybuttons-explain-racial-differences-in-sports/
10.https://answers.yahoo.com/question/index?qid=20060609213451AAKFDq4&page=2
11.https://answers.yahoo.com/question/index?qid=20070606121904AAzwqcy
12.http://www.bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/sacin-kivircik-olmasina-sebep-olan-sey-nedir
13.https://www.youtube.com/watch?v=Roe_GyaCRmw&t=395s